Kardeş Kıskançlığı Neden Olur ?
Kardeş kıskançlığının ne kadar doğal ama bazen ne kadar yorucu bir süreç olduğunu çok iyi biliyorum. Çocuklarım eşit sevdiğimi bilseler de, bazen biri diğerini kıskanıyor, bazen biri kendini geri planda kalmış hissediyor. Çocuklarımın birbirlerini kıskandığı anlarda kendimi sürekli şu soruyu sorarken buluyorum: “Neden böyle hissediyorlar?”
Zamanla fark ettim ki, kardeş kıskançlığı aslında çok doğal bir duygu. Yetişkinler olarak biz bile bazen kıskanıyoruz; bir arkadaşımızın bizden daha başarılı olması, bir iş arkadaşımızın daha fazla takdir edilmesi bizi nasıl etkiliyorsa, çocuklar da aynı şeyleri kardeşleriyle ilgili hissedebiliyor. Peki, bu kıskançlık neden olur?
1. Annenin veya Babanın Sevgisini Kaybetme Korkusu
Bence en temel sebep bu. Çocuklar için anne ve baba sevgisi her şeyden önemli. Hele ki küçük yaşlardayken, “Annem ve babam beni seviyor mu?” sorusu onların dünyasında çok büyük bir yer kaplıyor. İşte tam da bu yüzden, bir kardeş doğduğunda büyük çocuğum kendini güvensiz hissedebiliyor.
Büyük çocuğum, kardeşi doğduğunda bir süre garip davranmaya başlamıştı. Küçük bebeği her gördüğünde biraz somurtuyor, dikkat çekmek için farklı davranışlar sergiliyordu. Sonra fark ettim ki, aslında korkuyordu: “Acaba annem beni artık eskisi kadar sevmeyecek mi?” O, sevginin bölünebileceğini düşünüyordu, ama ben ona sevginin bölünmediğini, aksine çoğaldığını anlatmaya çalıştım.
Ne zaman küçük bebeği emzirsem, büyük çocuğum yanımıza gelir ve “Anne, bana da sarılır mısın?” derdi. İlk başta bunu sadece ilgi çekmek için yapıyor sanmıştım ama sonra anladım ki, aslında güvence istiyordu. Ona daha fazla sarılmaya, onunla daha çok vakit geçirmeye başladım.
2. İlgi Kaybı ve Geri Planda Kalma Hissi
Çocuklar her zaman ilgi görmek ister. Biz yetişkinler bile bazen fark edilmek isterken, onların bu ihtiyacı çok daha güçlü. Büyük çocuğum, kardeşi doğduktan sonra “Anne, bak bana!” cümlesini daha sık söylemeye başlamıştı. Önceden ona yönelttiğim dikkatin bir kısmı doğal olarak kardeşine kaydığı için, bu yeni duruma alışmakta zorlanıyordu.
Özellikle küçük bebek doğduğunda, büyük çocuğumun kendi başına oyun oynamaktan hoşlanmadığını fark ettim. Eskiden keyifle oynadığı oyuncakları bir kenara bırakıp sürekli yanıma geliyordu. Çünkü eskiden benim ilgimin tamamı onun üzerindeydi, ama şimdi birini daha paylaşmak zorundaydı. İşte tam da burada, kıskançlık başlıyordu.
3. Rekabet ve Kendini Kardeşiyle Kıyaslama

Bazen çocuklar ister istemez kendilerini kardeşleriyle kıyaslamaya başlıyor. “Annem kime daha çok sarılıyor?”, “Babam kimi daha çok övüyor?”, “Kim daha başarılı?” gibi sorular onların küçük dünyalarında büyük bir yer kaplıyor.
Bir gün büyük çocuğum bana şöyle demişti:
“Anne, sen hep kardeşime ‘Ne tatlısın!’ diyorsun. Bana niye demiyorsun?”
O an içim burkulmuştu. Oysa ben ona da sevgimi gösteriyordum ama demek ki yeterince hissettiremiyordum. Çocukların kalbinde küçücük bir söz bile bazen büyük bir anlam taşıyor. İşte o günden sonra, kardeşine söylediğim güzel şeyleri ona da söylemeye daha çok özen gösterdim.
4. Paylaşmakta Zorlanma
Çocuklar paylaşmayı zamanla öğreniyor ama küçük yaşta bu kavram onlar için kolay değil. Bir oyuncak, bir kitap hatta bazen annesi bile paylaşılması gereken bir şey haline gelebiliyor.
Büyük çocuğum küçük kardeşi büyüdükçe onun eşyalarını karıştırmaya başladı. O an fark ettim ki, artık kendi alanına sahip çıkma dürtüsü gelişiyordu. Hatta bir gün oyuncaklarını sakladığını fark ettim. Ona sordum, “Neden oyuncaklarını kardeşinden saklıyorsun?” diye. Cevabı çok netti: “Çünkü onları da elimden alacak.”
Bunu duyduğumda onun gözünden bakmaya çalıştım. Aslında tek derdi, kendi özel alanını korumak ve paylaşmaya zorlanmamaktı.
O günden sonra “zorla paylaşma” yerine, “gönüllü paylaşma” üzerinde durdum. Onlara “Bu senin özel oyuncağın, ama istersen kardeşinle oynayabilirsin” diyerek kararı ona bıraktım. Böylece kendini daha güvende hissetti ve kıskançlık duygusu zamanla azaldı.
5. Anne-Babanın Farkında Olmadan Yaptığı Davranışlar
Bazen biz ebeveynler farkında olmadan kıskançlığı artırabiliyoruz. Küçük çocuk daha savunmasız olduğu için ona daha fazla ilgi göstermek, büyük çocuğun “Benimle ilgilenmiyorlar” hissine kapılmasına neden olabiliyor.
Bir gün büyük çocuğum şöyle dedi:
“Anne, sen hep kardeşimi kucağına alıyorsun, ama beni almıyorsun.”
O an fark ettim ki, ona yeterince fiziksel temas göstermiyordum. Küçük çocuğu doğal olarak daha sık kucağıma alıyordum ama büyük çocuğum da hâlâ benim sevgime ve dokunuşuma ihtiyaç duyuyordu. İşte o günden sonra onu da daha sık kucaklamaya, onunla daha çok fiziksel temas kurmaya başladım.
Sonuç: Kardeş Kıskançlığı Doğaldır, Ama Yönetilebilir
Ben annelik yolculuğumda öğrendim ki, kıskançlık tamamen doğal bir duygu. Önemli olan, çocukların bu duyguyu sağlıklı bir şekilde yönetmelerine yardımcı olmak. Onlara sevgimizin azalmadığını, her çocuğun kendine özel ve eşsiz olduğunu hissettirmek kıskançlığı azaltan en önemli şeylerden biri.
Sevgiyle ve sabırla kardeş kıskançlığını yönetebiliriz. Çünkü kardeş sevgisi ömür boyu süren en değerli bağlardan biri ve biz anneler bu bağı güçlendirmek için elimizden geleni yapabiliriz. 💕